6 Aralık 2010 Pazartesi

Sün Karabacak sün!

Anlatacağımız bu hikaye de her halde, en az yüz yıllık vardır. Osmaniye'den bir gurup abdal Cebel'e düğün "çalmaya" gidiyorlar. Artık aynı gün müdür, ertesi gün müdür, üç gün sonra mıdır orasını bilemiyorum amma düğünü bitirip Osmaniye'ye dönme vakitleri geldiğinde, gün ikindiye dönmek üzere... Yani? Yanisi şu: Dönüş akşam karanlığına kalacak ve bu sebepten önlerinde iki seçenek var; ya mezarlıktan geçip kestirmeden gitmek, ya da normal yolu kullanıp geceye kalmak. "Mezerlik"ten gitmek eyi amma işin içinde "goncalıs" (goncolos / hayalet) olmasa! İşte, bir kısmı diyor ki, daha vakti var, mezarlıktan geçiverip gidelim. bir kısmı da diyor; "get baba, nemize lazım, geceye de kalacak olsak düz yoldan gidelim!"

Derken, onca itiraza rağmen vakit akşam olmadan mezarlıktan geçebilme fikri, gene de ağır basıyor ve düşüyorlar yola... Akşam üzeri varıyorlar mı mezarlığa! Korkularını bastırmak için ise ha bire konuşuyorlar. Burdan bir an önce çıksalar, Allahlarından daha ne isterler! Amma şeytana keyf gerek ya, o gün de mezarlıkta davar "eğremiş" (yatmış, dinlenmiş, toplanmış...) ve oğlağın biri de anasını kaybedip orada unutulmamış mı?!.. İşte, bu oğlakcağız da bunların sesini duyunca sevinçle "me'ee" demez mi! Şimdi, bu arada hemen şunu da belirtmeli ki, abdalların anlayışına göre "goncalıs" insanlara ekseri "keçi" şeklinde görünür! İşte oğlak da "mee" deyince, "işte korktuğumuz başımıza geldi, kaçın!" diyerek, davulu zurnayı bir tarafa atıp, darmadağın oluyorlar! Olana bitene bir mana veremeyen oğlakçık da, bunlarıın arkasından seyirtmiyor mu! Gene abdalların goncolos hakkındaki inanışlarına dönersek, "goncalıs" esas marifetini, en son yakaladığında gösterirmiş. Oğlağın yetiştiği her abdal, korkudan düşüp bayılıyor. Oğlak da bu defa diğer kaçanların peşine düşüyor. Bu minvalde, geride kala kala iki abdal kalıyor. En önde, en iyi kaçanı ise "Karabacak" lakaplı bir abdal. Zaten bu yüzden o lakabı almış. Derken oğlak Karabacağın arkasındaki abdala yaklaşmaya başlıyor. Abdal bakıyor ki, "goncalıs" kendisine yetişecek, düşüp bayılmadan önce, hemen önünde koşan Karabacak'a sesleniyor: "Sün Garabacak sün! İsin bir gadir Allaha galdı!"


Karabacak ne yapmış, orasını bilemiyoruz tabi!.. Kadir Allah yardımcısı olsun! Amin... :))

0 yorum:

Yorum Gönder