Amanos dağlarının eteklerini yurt tutmuş aşiretlere mensup "dağlı" dedikleri Osmaniyeli hemşehrilerimizin biri, o zamanların Osmaniyesinde görev yapan bir kaymakamın kızını nerede görmüşse görmüş, aşık olmuş ve anasına; "ille bu kızı bana isteyeceksin!" diye tutturmuş. Kadıncağız, etme oğlum, tutma oğlum, dediyse de laf dinletememiş ve kaymakamın evininin yolunu tutmak durumunda kalmış. Söylemeye hacet yok, kız okumuş, modern. Kaymakamın hanımı şaşırsa da kadıncağızı eve buyur ediyor. Şurdan burdan derken, kadıncağız kendi meşrebince lafa giriyor ve kızı oğluna istiyor.
Kaymakamın hanımı daha bir şaşkın ama yine de sormadan edemiyor: "Oğlumuz ne iş yapar?" Bunun üzerine kadıncağız başlıyor saymaya: "Kimken davara gider, kimken oduna! Kimken de dağda zomp yonar. Goca mektepten (Yedi Ocak İlkokulu) "şahadatnaması" var. Agasının da çarşıda "pırtıcı dükkanı" var!"
Eh, neyi varsa dosdoğru söylemiş işte kadıncağız!
4 Kasım 2010 Perşembe
Kaymakamın Kızı
Gönderen
Hikayeci: Vecihi Batmaz
zaman:
14:01
Bunu E-postayla Gönder
BlogThis!
X'te paylaş
Facebook'ta Paylaş
Etiketler:
Osmaniye'den Hikayeler
0 yorum:
Yorum Gönder